Özellikle yaz aylarında herkesin ulaşabilmek için uğruna yüzlerce yöntem geliştirdiği, büyük çabalar gösterdiği hatta yüzlerce lira harcadığı görüntü: BRONZLUK.
Herkes, beyaz renk elbisesi altında muhteşem duracak parlak bir bronz ten ister. Peki bunu kısa süreli bir tatilde dahi yapmak mümkün müdür? Uzun süreli güneşlenmeler ardından gelen kabus, yanıklar ya da soyulma probleminden nasıl kurtulunur? Bronz bir tene en sonunda kavuşmuş olsak bile bu rengimizi uzun süre nasıl koruyabiliriz? Güneşlenirken cilt kanseri olma riskini veya güneş nedeniyle oluşan o çirkin lekeleri nasıl en aza indirgeriz? İşte tüm bunların cevabını kısa süre içinde almanızı sağlayacak, doğru yazıyı okuyorsunuz!
Bronz bir tene ulaşmanın tek yolu güneşin altında saatlerce yatmak değildir. Hele ki bu sıcaklarda bunu başarmanız baygınlık geçirmenize dahi sebep olabilir. Bronzlaşmak için öncelikli olarak doğru yağ veya kremleri tercih etmelisiniz. Teninize uyguladığınız her kremin vücudunuzda etkileri olacaktır. Bu nedenle içeriğine tam olarak güvenmediğiniz ucuz kremleri kesinlikle kullanmayın. Bu tarz kremler cilt kanseri riskinizi ciddi anlamda arttırabilir. Güneş koruma faktörleri kremler sizin bronzlaşmanıza engel olur gibi bir yanılgıya asla düşmeyin. Tam tersine, güneş koruma faktörlü kremler, faktör derecesine göre sizi güneşin zararlı ışınlarından korur ve daha sonrasında yaşayacağınız soyulma, lekelenme ve ileriki yaşlarda yaşayacağınız kırışık problemlerinin erkenden ve hızlı şekilde gelişmesini engeller. Ne olursa olsun, eğer tepede güneş varsa, özellikle ilk güneşlenmelerinizde mutlaka güneş koruma faktörlü krem ve yağları kullanın. İlerleyen güneşlenmelerinizde kullandığınız kremi daha düşük faktörlü bir krem ile değiştirebilirsiniz.
Tatile çıkmadan önce, ya da güneşlenmelere başlamadan önce ağır şekilde olmamak kaydıyla mutlaka kese veya peeling işlemleri yaptırın. Bu şekilde, sonradan sahip olacağınız bronz tenin kalıcılığını sağlamak için mükemmel bir adım atmış olursunuz.
Bronzlaşmak için kakao yağını, susam yağını, bebek yağını, zeytinyağını, havuç yağını veya Hindistan cevizi yağını kullanabilirsiniz. Ancak bunları asla güneşin en dik ışınlara sahip olduğu saatlerde korumasız olarak denemeyin. Bunları içeriğinde bulunduran düşük koruma faktörüne sahip güneş kremleri de hızlı ve kalıcı bir bronzluk yakalamanızı sağlayacaktır.
Teninize asla kola sürerek güneşlenme metodunu denemeyin. Kola içerisindeki kimyasallar nedeniyle güçlü bir yakıcı gibi görünebilir. Ancak sonrasında neden olacağı iyileşmek bilmeyen cilt lekeleri, sizi bunu denediğinize pişman edecektir.
Özellikle bronzlaşmaya çalıştığınız dönemlerde E ve A vitamini içerikli yiyecekler yemeye özen gösterin. Özellikle havuç, her gün düzenli tükettiğiniz takdirde bronzluğunuzun kalıcılığını ciddi anlamda arttırır.
Güneş kremlerinizin istenen etkiyi gösterebilmesi için 30 dakika gibi bir süreye ihtiyaçları vardır. Bu yüzden, güneş kremlerinizi mutlaka güneşe çıkmadan yarım saat önce sürün.
Güneş ışınlarının en dik olduğu saatlerde güneşlenmeyi denemeyin. Bu şekilde uzun süre denemeler yaparsanız ya soyulmuş leke leke bir cilde sahip olursunuz, ya da bronz ancak kanser bir cildiniz olur.
Deniz veya havuzun içinde, ışınların yansıması nedeniyle en az güneşlendiğiniz esnada olduğu kadar hızlı yanarsınız. Bu yüzden kremlerinizi abartmamak şartıyla denize veya havuza girmeden önce de teninize uygulayın.
Sudan çıktığınızda mutlaka yumuşak bir havlu ile kurulanın. Su damlacıkları ile güneşlenmek, teninizin hassasiyet düzeyine göre lekelenmelere neden olabilir.
Güneşlenirken sıvı alımına özen gösterin. Bol bol su için. Hatta düzenli olarak taze meyve suyu özellikle havuç suyu içmek bronzlaşmanızda size yardımcı olacaktır.
Bronzlaşmak için evinizde doğal yöntemler de hazırlayabilirsiniz. Örneğin kakao yağı ile havuç yağını bir kapta karıştırarak teninize uygulayın. Ya da henüz olmamış yeşil cevizleri bir kaba koyun üzerine saf zeytinyağı ekleyin ve bu karışımı en az 6 ay bekletin. Daha sonra bronzlaştırıcı olarak kullanın. Deneyin, işe yaradığını göreceksiniz.
Özellikle rüzgarlı havalar, tenin çok daha hızlı bronzlaşmasını sağlar. Günlük tekne turları veya rüzgar alan koylarda güneşlenmek işinizi çok daha kolaylaştıracaktır. Ayrıca güneşlenmek için sadece yatmanıza da gerek yok. Güneş kreminizi sürüp, bisikletle tura da çıkabilirsiniz veya su sporları ile eğlenceli saatler de geçirebilirsiniz.
Güneşlenme işleminizi tamamladıktan sonra mutlaka serin bir duş alın ve tüm vücudunuzu kaybettiği nemi geri kazandırmak için nemlendirin. Böylelikle soyulma probleminin önüne geçer, erken yaşta kırışma sorunundan da kurtulmuş olursunuz.
Güneşlenme sonrasında, “güneş sonrası” olarak satılan kremleri de kullanabilirsiniz. Ya da süt banyosu yapabilir, salatalık püresi ve bal karışımını cildinize uygulayarak teninizi şımartabilirsiniz.
Her şeyin doğalı daha iyidir. Bu nedenle bronzlaşmak için cilt kanserine neden olan ışınlar yayan solaryumları mümkün olduğunca tercih etmeyin. Biraz daha koyu renk bir tene sahip olmak için erken ölme riski almanın bir anlamı yok.
Güneşlenmeye devam ederken, kesinlikle ağda, lazer, epilasyon işlemleri yaptırmayın. Bunlar ciddi cilt lekelerine sebep olabilir. Ayrıca güneşlenmeye devam ederken kese yaptırmak, cildin koruyucu dokusunu da mahvedeceğinden, soyulma, güneş yanığına neden olabilir hatta cilt kanseri riskini de arttırabilir.
Bronzlaşmaya çalışırken, gözlerinizi, saçlarınızı ve dudaklarınızı da ihmal etmeyin. Kuruma ve çatlamalara karşı bir dudak nemlendiricisi kullanın. Güneşin zarar veren ışınlarına karşı kaliteli bir güneş gözlüğü kullanmayı ihmal etmeyin. Saçlarınızı klorlu veya tuzlu su ile kurumaktan koruyun. Mutlaka bakım maskeleri veya rahatlatıcı yağlar kullanın.
Keyifli güneşlenmeler ve sağlıklı bir brozluk dilerim.
